Ucuz Fiyatlara Yapılan Tasarımlar

Tüm değerli takipçilerimize her zaman olduğu gibi yine gönülden bir merhaba diyerek başlamak istiyoruz.

Geçtiğimiz hafta içi, kıymetli bir takipçimizden aldığımız bir mail üzerine bu makaleyi kaleme alıp yayınlamaya karar verdik.

Bize yazdığı mailini olduğu gibi yayınlamak yerine, yazdıklarını konunun özü bağlamında ele alacağız.

Sağ olsun, blog yazılarımızdan ve bizden övgüyle söz etmiş.

Kıymetli, Damla N. Hanıma övgüleri ve güzel dileklerinden ötürü Grafizula.com olarak teşekkür ederiz.

Damla Hanım, yazdığı mailde 37 yaşında olduğunu, kendilerine ait bir aile şirketlerinin olduğunu söylemiş.

Babadan kalma şirketleri için geçtiğimiz günlerde yeni bir logo çalışması, kurumsal kimlik çalışması ve imaj çalışması için internet üzerinden biraz araştırma yapmış.

Hepimizin de kolaylıkla tahmine edebileceği üzere, araştırmasında çok farklı sonuçlara ulaşmış.

Freelance grafik tasarımcılar, reklam ajansları, çeşitli facebook grupları, konuyla ilgili forumlar ve öğrenci tasarımcılar da dahil olmak üzere pek çok kişiden, kurumdan fiyat teklifi istemiş.

Aldığı fiyatları birbiriyle karşılaştırmış ve işin içinden çıkamamış.

Grafizula.com’a mail yazmaya karar vermiş.

Değerli Damla Hanım özet olarak bize; “Bu fiyat farklılıkları nereden kaynaklanıyor? Örneğin, bir logo tasarımı için fiyat teklifi istedim. Birisi 200 TL’ye yapabileceğini söylerken, diğeri ise 2000 TL fiyat verdi.

Birisi, 100 TL’ye 10 farklı tasarım hazırlayıp gönderebilirim, derken; diğeri (ismi lazım olmayan bir reklam ajansı) 8000 TL fiyat istedi.

Bu farklılığın sebebi nedir?” diye sormuş.

Hay hay… Hemen açıklayalım…

Grafik Tasarımda veya Logo Tasarımında Belirli Bir Ücret Standartı Yoktur, Olamaz…

Birincisi, grafik tasarım ya da grafik tasarımcılık mesleği, ticari bir iş olmasının yanı sıra, aynı zamanda bir sanattır.

Sanatın hiçbir zaman bir standardı yoktur, olamaz, olması da beklenmemelidir.

Diğer ikinci önemli husus ise, bu sanatı icra eden ya da etmeye çalışan (edemeyen ama etmeye çalışan) kişi ya da kişiler farklı farklı insanlardır.

İçlerinden kimileri gerçek manada sanatçıdır, kimileri de yalnızca grafik tasarım programları öğrenmiş kimselerdir.

Yukarıda bahsetmiş olduğumuz konuya daha derinlemesine bakabilmek için Program Bilen Adamlar başlıklı içeriğimize şuradan ulaşabilirsiniz.

Zira, bu içeriğimizde program bilmek ile grafik tasarımcı olunmadığını en net örnekler ve detaylarıyla anlatmaya çalıştık.

Bazıları gerçek anlamda eğitim almıştır; renk, perspektif, ışık ve tipografiyi su gibi bilmektedir.

Bazıları ise tipografinin ne olduğundan dahi bihaberdir.

Bazıları 20 yıllık tecrübe sahibidir, bazıları ise 3 aylık bir grafik tasarım kursuna gittikten sonra kendisine “tasarımcı” diyebilmektedir.

Dolayısıyla hem bir sanat olması, hem de bu işle ilgili alakalı alakasız birçok insanın ilgileniyor olması bakımından bu işin bir standardı yoktur.

Bir Standardı Bulunmayan Her İşte Olduğu Gibi Grafik Tasarım ve Logo Tasarımında da Bir Standart Aramak Boşunadır

Bu işin belirli bir standardı olmamasını Grafizula.com olarak iki ana nedene bağlamıştık.

Bunlardan birincisi, işin doğası gereği bir sanat olması, ikincisi ise tabiri caizse önüne gelenin kendisine “tasarımcıyım” demesiydi.

Dilerseniz ilk nedeni birkaç örnekle açıklayalım.

Öncelikle sanatın ruhu gereği, bir standarttan ya da eşitlikten söz edilemez.

Her şairin dizeleri farklıdır, her ressamın fırça darbeleri farklıdır, her yönetmenin (7. Sanat sinemadan söz ediyoruz) sinematografisi farklıdır, her müzisyenin notaları anlayışı, yorumlayışı farklıdır ve her heykeltıraşın heykele biçim veriş tarzı farlıdır.

Sanat ile ilgili örnekler çoğaltılabilir.

Grafik tasarım da aslında resim sanatından ayrılmış bir sanattır.

Günümüz piyasa koşullarında ticarileşmiştir, orası ayrı…

Dolayısıyla içinde bu kadar farklılık barındıran, duygu, düşünce ve algılayış tarzını içeren disiplinlerin hiçbir konuda olamayacağı gibi fiyat veya ücret konusunda da aynı olmaları akla ziyan bir durumdur.

Sanat örneğimizin neticesine bakıldığında, işin doğal bir yansıması olarak, her bestecinin bestesi, her ressamın tablosu, her yönetmenin filmi ve her şairin şiiri farklı değerlere sahip olacak, işin veya işin karşılığının bir standardı bulunmayacaktır.

Diğer taraftan, grafik tasarımda bir fiyat standardının olmayışının ya da olmayışının ikinci bir nedeni olarak ise “herkesin kendisine grafik tasarımcı” demesini referans olarak vermiş, tabiri caizse “önüne gelenin bu işi yapmasını ya da yapmaya çalışmasını” örnek göstermiştik.

Dilerseniz bu konuya da biraz eğilelim, zira üstüne düşülmeyi hak eden bir konu…

Grafik Tasarım Programı Bilmek Birisini Tasarımcı Yapmaz

Üç veya altı aylık hızlandırılmış kurslarla grafik tasarımcı olunmaz.

Program öğrenilir ancak grafik tasarımcı ya da tasarımcı olmak bambaşka bir disiplindir.

Ne yazık ki günümüz piyasa koşullarında, bu hızlandırılmış kurslar sayesinde, hemen hemen herkes kendisine tasarımcı ya da grafik tasarımcı (!) diyebilmektedir.

Hal böyle olunca, piyasadaki grafik tasarımcı (!) (kime göre, neye göre) sayısı hızla artmakta, bu işten fazla anlamayan, işi bilmeyen ve ucuza iş yaptırma derdinde olan insanlar, işin ya da işi yapan kişinin niteliğiyle ilgilenmekten ziyade, fiyat konusuna endekslenmektedir.

Derdi ucuza iş yaptırmak olan insanlar, işin kalitesi ya da tasarımcının kabiliyetlerinden çok, ücret konusuna hedeflenmekte, en uygun fiyatı verene işi vermektedir.

Şimdi, bu noktada durup bir düşünelim…

Güzel sanatlar eğitimi almış, kendisini tasarım konusunda geliştirmiş, tipografiyi konuşturan, renklerle dans eden, ışığı olması gerektiği gibi yansıtabilen gerçek bir grafik tasarımcı ile üç veya altı aylık kurs bitirmiş program öğrenmiş birisi aynı piyasada bulunmakla birlikte, üzülerek söylemeliyiz ki, rekabet halinde iş yapmak durumunda kalmaktadır.

Gerçek bir grafik tasarımcının vereceği fiyat ile program öğrenmiş ve grafik tasarım mesleğini program bilmek zanneden birisinin vereceği fiyat elbette bir olmayacaktır.

Bir olmamak şöyle dursun, aralarında uçurum olacaktır.

İşte, yazımızın başından bu yana anlatmak istediğimiz fiyat farkları da aslında tam da buradan kaynaklanmaktadır.

Ucuz Fiyata Grafik Tasarım Hizmeti Alacak Kadar Zengin misiniz?

Olmayacak, olamayacak kadar ucuz fiyata verilen grafik tasarım hizmeti, üzülerek söylemeliyiz ki, kalitesizdir.

Çok uyguna yapıldığı iddia edilen logo tasarım çalışmaları, hazır şablonlardan çalınmadır, çöptür.

O tip çalışmalar internette kolaylıkla bulunabilir.

Onlara, tabiri caizse “çok uygun fiyat ödemek” bile aslında paranızı sokağa atmaktır.

Zira bir özgünlüğü bulunmamaktadır. Sağdan soldan çalıntı, kopya ve birbirinin aynısı logolar ile markalaşmak veya fark yaratmak imkansızdır. Tam da bu noktada, logo nedir başlıklı içeriğimize göz atmanız, sizlere konu ile ilgili yeni bir perspektif sağlayabilir.

Dolayısıyla, bir logo tasarımına ya da grafik tasarımın herhangi alanındaki bir çalışmaya (basın ilanı, poster, ambalaj tasarımı, kurumsal kimlik tasarımı… vb.) “çok uygun” fiyata sahip olduğunu düşünen kişiler, aslında boşu boşuna para ödemiş olurlar.

Zira, aldıkları iş, aslında kendileri açısından “çok uygun” buldukları kadar bile etmemektedir.

Yukarıda da bahsettiğimiz üzere, az ödemiş oldukları meblağı bile, bize göre sokağa atmıştırlar.

Marka oluşturma işi, logo tasarımı ile başladığı gibi, sıradan, basit ve tesadüflere bırakılamayacak kadar önemli bir iştir.

Her Alanda Olduğu gibi; Düz Mantık, Aristo Mantığı:

Ne Kadar Ekmek, O kadar Köfte…

Amiyane tabirle ne kadar ekmek, o kadar köfte…

Her işte olduğu gibi, grafik tasarımda da bu geçerli…

Yani siz, eğitimli, tecrübeli ve işini düzgün yapan gerçek bir grafik tasarımcıdan hizmet alıyorsanız, onun size vereceği fiyatın, kendisine grafik tasarımcı süsü vermiş birisinin vereceği fiyattan farklı olması kadar doğal bir durum yoktur.

Zira, o, okumuş, emek vermiş, mesai harcamış ve kendisini geliştirmiştir.

Diğeri ise kısa yoldan tasarımcı olmaya çalışmıştır, olamamıştır ve bu mantıkla da olması pek mümkün gözükmemektedir.

Aradaki fiyat farkı ise yalnızca bir sonuçtur.

Bu fiyat farkına şaşırmak yerine, fiyat farkının sebeplerine yönelmek en mantıklı olan şeydir.

Hiçbir Gerçek Grafik Tasarımcı Emeğini Yok Pahasına Satmaz

Bu kural yalnızca grafik tasarımcılar için geçerli değildir. Bu önermenin daha genişletilmiş hali şöyle olmalıdır: “Hiç kimse emeğini yok pahasına satmaz.”

İçeriğimizin ana teması budur.

Değerli takipçimiz Damla Hanım’ın bize yazmış olduğu mail üzerine, Grafizula.com olarak kaleme aldığımız detaylı makalemizi okuduğunuz için teşekkür ederiz.

Konu ile ilgili ya da konu her zaman olduğu gibi bize yazın.

Lütfen merak ettiklerinizi sorun.

Bilgi meraktır.

Saygıyla.

Kreatif Direktör